Adriyatik Denizi’nin kıyısında parıldayan bir mücevher olan Hırvatistan, tarihi şehirleri, turkuaz renkli denizi, binlerce adası ve nefes kesen doğal güzellikleriyle her yıl milyonlarca turisti kendine çekiyor. Roma İmparatorluğu’ndan Venediklilere, Avusturya-Macaristan’dan Osmanlı’ya uzanan zengin tarihi mirası, modern Akdeniz yaşam tarzıyla harmanlayarak eşsiz bir seyahat deneyimi sunuyor. Bu rehberde, Hırvatistan’ın mutlaka görülmesi gereken yerlerini keşfedeceğiz.
- 1. Dubrovnik: Adriyatik’in İncisi
- 1.1. Eski Şehir (Stari Grad)
- 1.2. Şehir Surları
- 2. Split: Tarihle İç İçe Bir Yaşam
- 2.1. Diocletian Sarayı
- 2.2. Riva Sahili
- 3. Plitvice Gölleri Milli Parkı: Doğanın Senfonisi
- 4. Hırvatistan Adaları: Her Biri Ayrı Bir Dünya
- 5. Zagreb: Göz Ardı Edilen Başkent
- 6. Istria Yarımadası: Hırvatistan’ın Toskanası
Dubrovnik: Adriyatik’in İncisi
Hırvatistan denince akla ilk gelen yer şüphesiz Dubrovnik’tir. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve “Adriyatik’in İncisi” olarak anılan bu şehir, görkemli surları, kırmızı kiremitli çatıları ve Arnavut kaldırımlı sokaklarıyla adeta bir masal diyarıdır. Özellikle popüler dizi Game of Thrones‘un çekimlerine ev sahipliği yapmasıyla ünü daha da artmıştır.
Eski Şehir (Stari Grad)
Dubrovnik’in kalbi, tamamen yayalara açık olan Eski Şehir bölgesinde atar. Ana caddesi Stradun üzerinde yürüyüş yapabilir, Rector Sarayı’nı ve Sponza Sarayı’nı ziyaret edebilir, daracık sokaklarında kaybolarak yerel butikleri ve kafeleri keşfedebilirsiniz. Şehrin atmosferini en iyi şekilde hissetmek için kendinize zaman tanıyın.
Şehir Surları
Dubrovnik gezinizin en unutulmaz anlarından biri, şehri çepeçevre saran yaklaşık 2 kilometrelik surlarda yapacağınız yürüyüş olacaktır. Bu surlardan Eski Şehir’in, Adriyatik’in ve yakındaki Lokrum Adası’nın manzarası kelimenin tam anlamıyla büyüleyicidir. Fotoğraf makinenizi yanınıza almayı unutmayın!
Split: Tarihle İç İçe Bir Yaşam
Hırvatistan’ın ikinci büyük şehri olan Split, yaşayan bir müze gibidir. Şehrin merkezi, Roma İmparatoru Diocletian’ın M.S. 4. yüzyılda yaptırdığı devasa sarayın kalıntıları üzerine kurulmuştur. Bugün bu sarayın duvarları arasında restoranlar, kafeler, dükkanlar ve evler bulunmaktadır. Bu eşsiz yapı da UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir.
Diocletian Sarayı
Sarayın bodrum katlarını, Peristil avlusunu ve Jüpiter Tapınağı’nı keşfetmek, zamanda bir yolculuğa çıkmak gibidir. Sarayın labirent gibi koridorlarında gezinirken, tarihin modern yaşamla nasıl iç içe geçtiğine tanık olacaksınız. Akşamları Peristil’de düzenlenen canlı müzik etkinlikleri harika bir atmosfer sunar.
Riva Sahili
Split’in palmiyelerle süslü meşhur sahil şeridi Riva, hem yerel halkın hem de turistlerin buluşma noktasıdır. Burada bir kafede oturup Adriyatik Denizi’ni izleyebilir, hareketli atmosferin tadını çıkarabilirsiniz.
Plitvice Gölleri Milli Parkı: Doğanın Senfonisi
Hırvatistan’ın iç kesimlerinde yer alan Plitvice Gölleri, ülkenin en ünlü doğal harikasıdır. Birbirine şelalelerle bağlı, farklı yüksekliklerdeki 16 adet turkuaz gölden oluşan bu park, UNESCO Dünya Doğa Mirası Listesi’nde yer almaktadır. Ahşap yürüyüş yolları üzerinde göllerin ve şelalelerin arasında yapacağınız bir yürüyüş, size unutulmaz bir deneyim yaşatacaktır. Her mevsim farklı bir güzelliğe bürünen park, doğa fotoğrafçıları için adeta bir cennettir.
Hırvatistan Adaları: Her Biri Ayrı Bir Dünya
Binden fazla adaya sahip olan Hırvatistan, ada tatili sevenler için sonsuz seçenek sunar. En popülerlerinden bazıları şunlardır:
- Hvar: Canlı gece hayatı, lavanta tarlaları ve şık restoranlarıyla bilinen Hvar, hem eğlence hem de huzur arayanlar için idealdir. Hvar kasabasının tarihi dokusu da görülmeye değerdir.
- Korčula: Ünlü kaşif Marco Polo’nun doğum yeri olduğuna inanılan bu ada, minyatür bir Dubrovnik’i andıran surlarla çevrili kasabasıyla öne çıkar. Sakin atmosferi ve güzel plajlarıyla bilinir.
- Vis: Uzun yıllar askeri üs olarak kullanıldığı için turizme daha geç açılmış olan Vis, bu sayede el değmemiş doğasını ve otantik atmosferini korumuştur. Özellikle yakınındaki Mavi Mağara (Modra Špilja) tekne turlarının vazgeçilmez durağıdır.
Zagreb: Göz Ardı Edilen Başkent
Turistlerin genellikle sahil şeridine odaklandığı Hırvatistan’da başkent Zagreb, kendine has karakteriyle keşfedilmeyi bekleyen bir hazinedir. Avusturya-Macaristan mimarisinin zarif örnekleriyle dolu şehir, Yukarı Şehir (Gornji Grad) ve Aşağı Şehir (Donji Grad) olarak ikiye ayrılır. Tarihi binaları, hareketli kafeleri, ilginç müzeleri (özellikle Kırık Kalpler Müzesi) ve canlı pazarlarıyla Zagreb, kültür dolu bir kaçamak sunar.
Istria Yarımadası: Hırvatistan’ın Toskanası
İtalya’ya komşu olan Istria bölgesi, zeytinlikleri, üzüm bağları, tepelere kurulmuş ortaçağ kasabaları ve gurme lezzetleriyle “Hırvatistan’ın Toskanası” olarak anılır. Rovinj’in romantik sokaklarında kaybolabilir, Pula’daki devasa Roma amfitiyatrosunu ziyaret edebilir ve bölgeye özgü trüf mantarı ile yapılmış lezzetleri tadabilirsiniz.