Batı Karadeniz’in sanayisiyle tanınan şehri Karabük, aslında köklü tarihi ve el değmemiş doğasıyla ziyaretçilerine bambaşka bir dünya sunar. Demir çelik fabrikalarının gölgesinde kalmış bu eşsiz coğrafya, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Safranbolu’dan yemyeşil yaylalara, antik kentlerden adrenalin dolu kanyonlara kadar sayısız güzelliği barındırır. Karabük gezi rehberimizle bu saklı cenneti keşfetmeye hazır olun.
Tarihin Canlı Tanığı: Safranbolu
Karabük denince akla ilk gelen yer şüphesiz Safranbolu‘dur. Osmanlı sivil mimarisinin en güzel örneklerini barındıran bu tarihi ilçe, adeta bir açık hava müzesi niteliğindedir. Arnavut kaldırımlı dar sokaklarında yürürken, cumbalı konakların arasından geçmişe doğru bir yolculuğa çıkarsınız.
Safranbolu Evleri ve Konakları
UNESCO Dünya Mirası Listesi‘nde yer alan Safranbolu Evleri, kentin en ikonik yapılarıdır. Genellikle iki veya üç katlı olan bu evler, ahşap ve kerpiç kullanılarak inşa edilmiştir. Hayat (avlu), haremlik ve selamlık gibi bölümlerden oluşan bu konakların birçoğu günümüzde müze, otel veya restoran olarak hizmet vermektedir. Kaymakamlar Gezi Evi ve Mümtazlar Gezi Evi, bu mimariyi yakından görmek için harika seçeneklerdir.
Cinci Han ve Hamamı
17. yüzyılda inşa edilen Cinci Han, kervanların konaklaması için yapılmış etkileyici bir yapıdır. Kalın taş duvarları ve geniş avlusuyla dikkat çeken han, günümüzde otel ve kafe olarak misafirlerini ağırlamaktadır. Tarihi atmosferde bir kahve molası vermek için ideal bir duraktır. Yanı başındaki Cinci Hamamı ise klasik Osmanlı hamam kültürünü deneyimlemek isteyenler için eşsiz bir fırsattır.
Yörük Köyü
Safranbolu’ya sadece birkaç kilometre uzaklıkta bulunan Yörük Köyü, Safranbolu’nun minyatür bir kopyası gibidir. Koruma altına alınmış bu Bektaşi köyü, daha sakin ve otantik bir atmosfer sunar. Tarihi konakları, Sipahioğlu Konağı ve köyün ortak çamaşırhanesi gibi yapılar, köyün zengin kültürel mirasını gözler önüne serer.
Doğanın Kucağında Huzur Dolu Anlar
Karabük, tarihi dokusunun yanı sıra nefes kesen doğal güzellikleriyle de öne çıkar. Yemyeşil ormanlar, derin kanyonlar ve gizemli mağaralar, doğa tutkunları için unutulmaz deneyimler vaat eder.
Yenice Ormanları
Türkiye’nin en büyük blok ormanlarından biri olan Yenice Ormanları, Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından koruma altına alınmış önemli bir bölgedir. Anıt ağaçları, zengin biyolojik çeşitliliği, yürüyüş parkurları ve bisiklet rotalarıyla adeta bir doğa sporları merkezidir. Özellikle sonbahar aylarında büründüğü renk cümbüşü, fotoğraf tutkunları için görsel bir şölen sunar.
Tokatlı Kanyonu ve Kristal Teras
Adrenalin ve manzarayı bir arada arayanlar için Tokatlı Kanyonu mükemmel bir adrestir. Kanyon üzerinde inşa edilen Kristal Teras (Cam Teras), yerden 80 metre yükseklikte, kanyonun baş döndürücü manzarasını ayaklarınızın altına serer. Cam zeminde yürümek cesaret istese de sunduğu manzara bu heyecana kesinlikle değer. Terasın hemen yakınında bulunan İncekaya Su Kemeri de görülmeye değer bir başka yapıdır.
Bulak (Mencilis) Mağarası
Türkiye’nin dördüncü büyük mağarası olan Bulak Mağarası, 6 kilometreyi aşan uzunluğuyla gizemli bir yeraltı dünyasıdır. Sadece 400 metrelik bir bölümü ziyarete açık olan mağaranın içinde sarkıtlar, dikitler, sütunlar ve yer altı nehirleri bulunur. Mağaranın içindeki serin hava, özellikle yaz aylarında ferahlatıcı bir kaçış noktasıdır.
Antik Çağın İzleri
Karabük’ün tarihi mirası sadece Osmanlı dönemiyle sınırlı değildir. Bölge, antik çağlardan kalma önemli kalıntılara da ev sahipliği yapmaktadır.
Hadrianopolis Antik Kenti
Eskipazar ilçesinde yer alan Hadrianopolis Antik Kenti, “Karadeniz’in Zeugması” olarak anılmaktadır. Özellikle Roma ve Erken Bizans dönemlerine ait kilise tabanlarında bulunan muhteşem mozaikler, kentin en dikkat çekici özelliğidir. At, fil, geyik gibi hayvan figürlerinin işlendiği bu mozaikler, dönemin sanat anlayışı hakkında önemli ipuçları sunar.
Sonuç olarak Karabük; Safranbolu’nun tarihi sokaklarından Yenice’nin yeşil patikalarına, Kristal Teras’ın heyecanından Hadrianopolis’in antik sırlarına kadar her zevke hitap eden zengin bir mozaik sunar. Bu eşsiz şehri keşfetmek, tarih ve doğanın iç içe geçtiği unutulmaz bir deneyim yaşamak demektir.