Türkiye’nin en gözde tatil destinasyonlarından biri olan Muğla, Ege ve Akdeniz’in kucaklaştığı, turkuaz rengi denizi, yemyeşil doğası ve binlerce yıllık tarihi mirasıyla adeta bir yeryüzü cennetidir. Her köşesinde farklı bir güzellik barındıran bu eşsiz coğrafya, tatilciler için sayısız seçenek sunar. Bodrum’un hareketli gecelerinden Fethiye’nin macera dolu aktivitelerine, Datça’nın sakin koylarından Akyaka’nın huzurlu nehrine kadar Muğla’da herkese hitap eden bir rota mutlaka vardır. İşte size özel hazırladığımız Muğla gezilecek yerler rehberi.
- 1. Fethiye: Macera ve Doğanın Kalbi
- 1.1. Ölüdeniz ve Kelebekler Vadisi
- 1.2. Saklıkent Kanyonu ve Kayaköy
- 2. Bodrum: Tarih ve Eğlencenin Başkenti
- 2.1. Bodrum Kalesi ve Sualtı Arkeoloji Müzesi
- 2.2. Antik Tiyatro ve Gümüşlük
- 3. Dalyan: Doğanın ve Tarihin Büyüsü
- 4. Marmaris ve Datça: Huzur ve Bakir Koylar
- 4.1. Akyaka: Sakinliğin Mimarı
Fethiye: Macera ve Doğanın Kalbi
Muğla denince akla ilk gelen yerlerden biri şüphesiz Fethiye’dir. Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da en güzel kumsallarından birine ev sahipliği yapar. Fethiye, doğa ve macera tutkunları için bir cazibe merkezidir.
Ölüdeniz ve Kelebekler Vadisi
Ölüdeniz, durgun ve berrak suyuyla adeta doğal bir havuzu andırır. Belcekız Plajı’ndan kalkan teknelerle ulaşılabilen Kelebekler Vadisi ise, adını barındırdığı kaplan kelebeklerinden alır ve sarp kayalıkların arasında saklı kalmış bir cennettir. Babadağ’dan yapılan yamaç paraşütü, Ölüdeniz’in bu nefes kesen manzarasını kuş bakışı izlemek için eşsiz bir deneyim sunar.
Saklıkent Kanyonu ve Kayaköy
Maceraperestler için Saklıkent Kanyonu, buz gibi sularında yürüyüş yapma ve serinleme imkanı sunan harika bir alternatiftir. Yaklaşık 18 kilometre uzunluğundaki bu kanyon, yazın en sıcak günlerinde bile ferahlatıcı bir kaçış noktasıdır. Tarihe bir yolculuk yapmak isterseniz, terk edilmiş taş evleri ve kiliseleriyle hüzünlü bir atmosfere sahip olan Kayaköy‘ü mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Bodrum: Tarih ve Eğlencenin Başkenti
Muğla’nın dünyaca ünlü ilçesi Bodrum, bembeyaz evleri, begonvillerle süslü dar sokakları ve hareketli gece hayatıyla bilinir. Ancak Bodrum, aynı zamanda zengin bir tarihi mirasa da sahiptir.
Bodrum Kalesi ve Sualtı Arkeoloji Müzesi
Bodrum’un simgesi olan Bodrum Kalesi, iki liman arasında görkemli bir şekilde yükselir. St. Jean Şövalyeleri tarafından inşa edilen kale, bugün dünyanın en önemli müzelerinden biri olan Sualtı Arkeoloji Müzesi‘ne ev sahipliği yapmaktadır. Uluburun Batığı gibi paha biçilmez eserleri burada görebilirsiniz.
Antik Tiyatro ve Gümüşlük
Halikarnas Mozolesi’nden sonra bölgedeki en önemli antik yapılardan biri olan Antik Tiyatro, günümüzde hala konserlere ve etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır. Daha sakin ve bohem bir atmosfer arayanlar için ise Gümüşlük idealdir. Tavşan Adası’na denizin içinden yürüyerek geçebilir ve meşhur balık restoranlarında gün batımını izleyebilirsiniz.
Dalyan: Doğanın ve Tarihin Büyüsü
Ortaca ilçesine bağlı Dalyan, doğa ve tarihin iç içe geçtiği büyülü bir beldedir. Caretta Caretta kaplumbağaları, kaya mezarları ve şifalı çamur banyolarıyla ünlüdür.
- İztuzu Plajı: Bir tarafı tatlı su, diğer tarafı tuzlu deniz olan bu plaj, Caretta Caretta’ların yumurtlama alanı olduğu için büyük bir özenle korunmaktadır. Altın sarısı kumu ve temiz deniziyle harikadır.
- Kaunos Kral Mezarları: Dalyan Nehri’nin karşı kıyısındaki sarp kayalıklara oyulmuş olan bu anıtsal mezarlar, özellikle tekne turu sırasında gün batımında muhteşem bir görüntü sunar.
- Çamur Banyoları: Cilde iyi geldiği söylenen kükürtlü çamur banyoları ve termal sular, bölgeye gelen ziyaretçilerin en çok ilgi gösterdiği aktivitelerden biridir.
Marmaris ve Datça: Huzur ve Bakir Koylar
Canlı ve hareketli bir tatil arayanlar için Marmaris; merkezi, uzun sahil şeridi ve hareketli barlar sokağı ile popüler bir seçenektir. Marmaris’ten kalkan günübirlik tekne turlarıyla çevredeki eşsiz koyları ve adaları keşfedebilirsiniz. İçmeler ve Turunç ise Marmaris’e göre daha sakin bir tatil isteyenler için idealdir.
Sakinlik, huzur ve el değmemiş bir doğa arıyorsanız, rotanızı Datça Yarımadası‘na çevirmelisiniz. Oksijen zengini havası, badem ağaçları ve birbirinden güzel bükleriyle Datça, adeta saklı bir mücevherdir. Taş evleriyle ünlü Eski Datça‘da mola verip, yarımadanın en ucunda yer alan antik liman kenti Knidos‘u ziyaret etmelisiniz. Palamutbükü ve Hayıtbükü gibi koylarda denizin tadını çıkarmayı unutmayın.
Akyaka: Sakinliğin Mimarı
Son yılların popüler destinasyonlarından Akyaka, Ula ilçesine bağlı bir mahalledir. Kendine özgü mimarisi, buz gibi suyuyla Azmak Nehri ve rüzgar sörfüne uygun plajıyla “Sakin Şehir” (Cittaslow) unvanını sonuna kadar hak eder. Azmak Nehri’nde yapacağınız bir tekne turu, su altı bitki örtüsünü ve canlı yaşamını gözlemlemek için harika bir fırsattır.
Sonuç olarak Muğla, ziyaretçilerine sunduğu çeşitlilikle her zevke hitap eden bir tatil vadediyor. İster tarih peşinde bir gezgin, ister macera arayan bir adrenalin tutkunu, isterse de sadece denizin ve güneşin tadını çıkarmak isteyen bir tatilci olun, Muğla’nın sihirli coğrafyasında unutulmaz anılar biriktireceğinizden emin olabilirsiniz.