Türkiye’nin Göller Yöresi’nde, Akdeniz ile İç Anadolu’nun kesişim noktasında yer alan Burdur, çoğu zaman sadece bir geçiş güzergâhı olarak görülse de aslında keşfedilmeyi bekleyen bir hazineler sandığıdır. Tarihin derin izlerini taşıyan antik kentleri, “Türkiye’nin Maldivleri” olarak ünlenen masmavi gölü ve zengin kültürel mirasıyla Burdur, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim vadediyor. Bu yazıda, bu şirin kentin mutlaka görülmesi gereken yerlerini sizler için derledik.
- 1. Doğanın Büyüsü: Burdur’un Gölleri ve Mağaraları
- 1.1. Salda Gölü: Türkiye’nin Maldivleri
- 1.2. İnsuyu Mağarası: Yeraltı Dünyasına Yolculuk
- 2. Tarihin Fısıltıları: Burdur’un Antik Kentleri
- 2.1. Sagalassos Antik Kenti: İmparatorların Gözdesi
- 2.2. Kibyra Antik Kenti: Gladyatörler Şehri
- 3. Kültür ve Miras: Burdur Şehir Merkezi
- 3.1. Burdur Arkeoloji Müzesi
- 3.2. Taş Oda Konağı Etnografya Müzesi
- 4. Burdur Mutfağından Lezzetler
Doğanın Büyüsü: Burdur’un Gölleri ve Mağaraları
Burdur denince akla ilk gelen, şüphesiz eşsiz doğal güzellikleridir. Özellikle son yıllarda popülerliği artan Salda Gölü, şehrin en önemli cazibe merkezidir.
Salda Gölü: Türkiye’nin Maldivleri
Burdur’un Yeşilova ilçesinde yer alan Salda Gölü, bembeyaz kumsalları ve turkuazın en güzel tonlarını barındıran suyuyla adeta bir yeryüzü cennetidir. Dünyada Mars gezegeninin yüzey özelliklerini taşıyan iki yerden biri olmasıyla bilimsel bir öneme de sahiptir. Gölün magnezyum zengini beyaz kayaçları ve kili, cilde iyi geldiği söylenen doğal bir terapi sunar. Burada yapabileceğiniz en güzel aktiviteler arasında sahilinde yürüyüş yapmak, bol bol fotoğraf çekmek ve belirlenen alanlarda yüzmektir. Ancak bu hassas ekosistemi korumak adına göl çevresinde çok dikkatli olunması gerektiğini unutmamak gerekir.
İnsuyu Mağarası: Yeraltı Dünyasına Yolculuk
Türkiye’nin turizme açılan ilk mağarası olma unvanını taşıyan İnsuyu Mağarası, Burdur-Antalya karayolu üzerinde yer alır. Yaklaşık 597 metre uzunluğundaki mağaranın içinde, binlerce yılda oluşmuş sarkıtlar, dikitler ve sütunlar bulunur. Mağara içindeki küçük gölcükler ve serin havası, özellikle yaz aylarında ziyaretçilere ferahlatıcı bir mola imkânı sunar. Astım ve solunum yolu rahatsızlıklarına iyi geldiğine inanılan havasıyla da bilinir.
Tarihin Fısıltıları: Burdur’un Antik Kentleri
Burdur, binlerce yıllık bir tarihe ev sahipliği yapmış topraklarda kuruludur. Bu zengin geçmişin en görkemli tanıkları ise şüphesiz antik kentlerdir.
Sagalassos Antik Kenti: İmparatorların Gözdesi
Ağlasun ilçesinin yamaçlarında, 1700 metre yükseklikte konumlanan Sagalassos Antik Kenti, dünyanın en iyi korunmuş antik kentlerinden biridir. Özellikle Roma döneminde büyük bir zenginliğe ulaşan kent, “aşkın ve imparatorların şehri” olarak anılır. Kentin en ikonik yapısı, hâlâ sularının aktığı muhteşem Antoninler Çeşmesi‘dir. Tiyatrosu, agorası, kütüphanesi ve Heroon anıtıyla Sagalassos, ziyaretçilerini adeta zamanda bir yolculuğa çıkarır. Buradan görünen manzara ise kelimenin tam anlamıyla nefes kesicidir.
Kibyra Antik Kenti: Gladyatörler Şehri
Gölhisar ilçesinde yer alan Kibyra Antik Kenti, “gladyatörler şehri” olarak bilinir. Türkiye’nin en büyük Odeon’una (müzik ve meclis binası) ev sahipliği yapan Kibyra, bu yapının zeminini süsleyen eşsiz Medusa mozaiği ile ünlüdür. Sağlam durumdaki stadyumu, agorası ve anıtsal kapılarıyla kent, antik dönemin sosyal ve kültürel yaşamına dair önemli ipuçları sunar.
Kültür ve Miras: Burdur Şehir Merkezi
Şehir merkezi de keşfedilmeye değer duraklarla doludur. Tarihi konaklar ve ödüllü müzesiyle Burdur’un kültürel dokusunu yakından tanıyabilirsiniz.
Burdur Arkeoloji Müzesi
Sagalassos ve Kibyra gibi antik kentlerden çıkarılan paha biçilmez eserlerin sergilendiği Burdur Arkeoloji Müzesi, “Avrupa’da Yılın Müzesi” ödülüne layık görülmüş önemli bir kültür durağıdır. Müzede, özellikle Sagalassos’tan getirilen devasa imparator heykelleri ve dans eden kızlar frizleri büyük ilgi görür. Bölgenin zengin tarihini anlamak için müzeyi ziyaret etmek şarttır.
Taş Oda Konağı Etnografya Müzesi
Osmanlı sivil mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Taş Oda Konağı, bugün Etnografya Müzesi olarak hizmet vermektedir. 17. yüzyıldan kalma bu konak, ahşap işçiliği, tavan süslemeleri ve dönemin yaşam tarzını yansıtan eşyalarıyla ziyaretçilerine otantik bir atmosfer sunar.
Burdur Mutfağından Lezzetler
Burdur gezinizi yöresel lezzetleri tatmadan tamamlamayın. Meşhur Burdur Şiş, ceviz ve tahinin muhteşem birleşimi olan Ceviz Ezmesi ve haşhaşla yapılan hamur işleri mutlaka denenmesi gereken tatlardır. Şehir merkezinde bu lezzetleri sunan birçok esnaf lokantası bulabilirsiniz.
Sonuç olarak Burdur, Salda’nın büyüsünden Sagalassos’un görkemine, yer altı mağaralarından zengin müzesine kadar her köşesinde farklı bir güzellik barındıran, keşfedilmeyi hak eden bir şehirdir. Bu saklı cenneti gezi listenizin üst sıralarına ekleyerek tarih, doğa ve kültürle iç içe bir tatil planlayabilirsiniz.