- 1. Anadolu’nun Kadim Şehri: Sivas’a Hoş Geldiniz
- 2. Tarihe Tanıklık Eden Kent Meydanı
- 2.1. Çifte Minareli Medrese
- 2.2. Buruciye Medresesi
- 2.3. Şifaiye Medresesi
- 3. UNESCO Mirası: Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası
- 4. Cumhuriyetin Temellerinin Atıldığı Yer
- 4.1. Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi
- 5. Sivas’ın Saklı Cennetleri: Doğal Güzellikler
- 5.1. Gökpınar Gölü
- 5.2. Sızır Şelalesi
- 6. Sivas’ı Sivas Yapan Diğer Değerler
Anadolu’nun Kadim Şehri: Sivas’a Hoş Geldiniz
İpek Yolu üzerinde stratejik bir konuma sahip olan Sivas, binlerce yıllık tarihi boyunca sayısız medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Selçuklu Devleti’nin en önemli merkezlerinden biri olmuş, Osmanlı döneminde eyalet merkezi olarak önemini korumuş ve Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı Sivas Kongresi’ne ev sahipliği yaparak tarihin akışını değiştirmiştir. Bu derin tarihi doku, şehrin her köşesine sinmiştir.
Sivas, sadece tarihi eserleriyle değil, aynı zamanda göz alıcı doğal güzellikleriyle de ziyaretçilerini büyüleyen bir şehirdir. Berrak göllerden coşkun şelalelere, yaylalardan kaplıcalara kadar geniş bir yelpazede keşfedilecek pek çok harikaya sahiptir. Sivas gezinizde hem tarihin tozlu sayfalarında bir yolculuğa çıkacak hem de doğanın huzur veren kollarında dinleneceksiniz. İşte size özel hazırladığımız Sivas gezi rehberi!
Tarihe Tanıklık Eden Kent Meydanı
Sivas’ı keşfetmeye başlamak için en ideal nokta, adeta bir açık hava müzesini andıran tarihi Kent Meydanı’dır. Burada, Selçuklu mimarisinin en görkemli eserleri bir arada bulunur ve sizi zamanda bir yolculuğa çıkarır.
Çifte Minareli Medrese
1271 yılında İlhanlılar Veziri Şemseddin Cüveyni tarafından yaptırılan bu medrese, adını taç kapısının iki yanında yükselen ve eşsiz çini işlemeleriyle süslü iki minaresinden alır. Günümüze sadece ön cephesi ulaşmış olsa da, bu haliyle bile Selçuklu taş işçiliğinin ve mimarisinin ne denli görkemli olduğunun en büyük kanıtıdır. Detaylı süslemeleriyle ziyaretçilerini hayran bırakır.
Buruciye Medresesi
Çifte Minareli Medrese’nin hemen karşısında yer alan Buruciye Medresesi, 1271 yılında Selçuklu Sultanı III. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında Muzaffer Burucerdî tarafından yaptırılmıştır. Astronomi ve fizik ilimlerinin okutulduğu bir medrese olarak inşa edilmiştir. Özellikle taç kapısındaki geometrik ve bitkisel motiflerin uyumu, taş işçiliğinin zirve noktalarından biri olarak kabul edilir.
Şifaiye Medresesi
Anadolu Selçuklu Sultanı I. İzzeddin Keykavus tarafından 1217 yılında bir darüşşifa (hastane) olarak yaptırılan Şifaiye Medresesi, dünyanın en eski hastanelerinden biri olma özelliğini taşır. Avlusunda sultanın türbesi de bulunur. Yapı, o dönemde hem tıp eğitimi verilen hem de hastaların tedavi edildiği önemli bir sağlık merkeziydi.
UNESCO Mirası: Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası
Sivas gezinizin en unutulmaz duraklarından biri şüphesiz Divriği ilçesinde bulunan bu eşsiz yapı olacaktır. 1985 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası, mimarisi ve üzerindeki bezemelerle adeta bir şaheserdir. Mengücekoğulları tarafından 1228-1229 yıllarında inşa edilen bu yapının her bir kapısı, birbirinden farklı ve inanılmaz detaylara sahip taş oymalarla süslenmiştir. Hiçbir motifin kendini tekrar etmediği bu bezemeler, “Anadolu’nun El Hamrası” olarak anılmasına neden olmuştur. Özellikle ikindi güneşi vurduğunda Cennet Kapısı’nda beliren insan silüeti şeklindeki gölge, ziyaretçileri hayrete düşüren mistik bir detaydır.
Cumhuriyetin Temellerinin Atıldığı Yer
Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi
Sivas, sadece Selçuklu mirasıyla değil, aynı zamanda Cumhuriyet tarihindeki rolüyle de büyük önem taşır. 4-11 Eylül 1919 tarihleri arasında Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının “Manda ve himaye kabul olunamaz” diyerek tam bağımsızlık kararını aldıkları Sivas Kongresi’ne ev sahipliği yapan bu bina, her Türk vatandaşının görmesi gereken bir yerdir. Müzede, kongreye ait belgeleri, Atatürk’ün kişisel eşyalarını ve dönemin atmosferini yansıtan etnografik eserleri görebilirsiniz.
Sivas’ın Saklı Cennetleri: Doğal Güzellikler
Tarihi keşiflerinizden sonra ruhunuzu dinlendirmek için Sivas’ın doğal güzelliklerine yönelebilirsiniz.
Gökpınar Gölü
Gürün ilçesinde yer alan Gökpınar Gölü, Türkiye’nin en berrak göllerinden biridir. Suyu o kadar durudur ki, “doğal akvaryum” olarak anılır. Turkuaz ve mavinin her tonunu barındıran göl, dalış ve fotoğraf tutkunları için adeta bir cennettir. Gölün dibindeki kaynaklardan sürekli olarak temiz su gelmesi, bu eşsiz berraklığı sağlar.
Sızır Şelalesi
Gemerek ilçesine bağlı Sızır kasabasında yer alan bu şelale, özellikle bahar aylarında coşkun akan suları ve etrafındaki yemyeşil doğasıyla huzur dolu bir kaçış noktasıdır. Çevresindeki mesire alanları, piknik yapmak ve doğayla baş başa kalmak için harika bir fırsat sunar.
Sivas’ı Sivas Yapan Diğer Değerler
Sivas gezinizi, şehrin meşhur lezzetlerini tatmadan ve sembolü haline gelmiş değerlerini görmeden tamamlamayın. Dünyaca ünlü Sivas Köftesi‘ni mutlaka denemelisiniz. Ayrıca, dünyaca ünlü Kangal köpeklerini yakından görmek için Kangal ilçesindeki üretim çiftliklerini ziyaret edebilirsiniz. Bu asil hayvanlar, Sivas’ın en önemli kültürel miraslarından biridir. Sivas, tarihi, kültürü ve doğasıyla keşfedilmeyi bekleyen bir hazinedir.