İstanbul’a yakınlığıyla bilinen ancak çoğu zaman Trakya’nın sakin ve huzurlu bir köşesi olarak kalan Kırklareli, aslında keşfedilmeyi bekleyen bir hazine sandığı gibidir. “Mutlu İnsanlar Kenti” olarak anılan bu şehir, Karadeniz’in serin sularından Istranca (Yıldız) Dağları’nın yemyeşil eteklerine uzanan coğrafyasında hem doğa tutkunlarına hem de tarih meraklılarına unutulmaz deneyimler sunar. Eğer siz de kalabalıktan uzaklaşıp doğayla ve tarihle iç içe bir kaçamak arıyorsanız, Kırklareli gezilecek yerler listeniz sizi fazlasıyla memnun edecektir.
- 1. Doğal Güzelliklerin Kalbi: Mutlaka Görülmesi Gerekenler
- 1.1. İğneada Longoz (Subasar) Ormanları Milli Parkı
- 1.2. Dupnisa Mağarası
- 2. Tarihin İzinde Bir Yolculuk: Kırklareli’nin Kültürel Mirasları
- 2.1. Demirköy Fatih Dökümhanesi
- 2.2. Hızırbey Külliyesi (Büyük Cami ve Arasta)
- 3. Keşfedilmeyi Bekleyen Şirin Beldeler
- 3.1. Kıyıköy (Midye)
- 3.2. Vize
- 3.3. Bonus: Kırklareli’de Ne Yenir?
Bu rehberde, Kırklareli’nin eşsiz doğal güzelliklerinden binlerce yıllık kültürel mirasına, şirin sahil kasabalarından lezzetli mutfağına kadar her detayı bulacaksınız. Hazırsanız, Trakya’nın bu saklı cennetine doğru bir yolculuğa çıkalım.
Doğal Güzelliklerin Kalbi: Mutlaka Görülmesi Gerekenler
Kırklareli denince akla ilk gelen, şüphesiz ki el değmemiş doğasıdır. Şehir, Türkiye’nin en önemli ekosistemlerinden bazılarına ev sahipliği yapar.
İğneada Longoz (Subasar) Ormanları Milli Parkı
Avrupa’nın en büyük longoz ormanlarından biri olan İğneada, adeta bir yeryüzü cennetidir. Deniz, göl, kumul ve orman ekosistemlerinin bir arada bulunduğu bu eşsiz coğrafya, biyolojik çeşitliliğiyle büyüler. Mert, Erikli, Saka gibi göllerinde kano yapabilir, kuş gözlem kulelerinden yüzlerce farklı kuş türünü izleyebilir ve işaretlenmiş yürüyüş parkurlarında doğanın tadını çıkarabilirsiniz. Longoz ormanları, özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında sunduğu renk cümbüşüyle ziyaretçilerine görsel bir şölen yaşatır.
Dupnisa Mağarası
Istranca Dağları’nın derinliklerinde saklı bir jeolojik harika olan Dupnisa Mağarası, Trakya’nın turizme açılmış tek mağarasıdır. İki kat ve üç bölümden oluşan mağaranın alt katı olan “Sulu Mağara” bölümünde yer altı nehri akarken, üst kattaki “Kuru Mağara” ise damlataş oluşumlarının zenginliğiyle göz kamaştırır. Milyonlarca yılda oluşan sarkıt, dikit ve sütunları görmek, ziyaretçilere adeta farklı bir gezegene yolculuk hissi verir. Mağara, aynı zamanda büyük bir yarasa kolonisine de ev sahipliği yapmaktadır.
Tarihin İzinde Bir Yolculuk: Kırklareli’nin Kültürel Mirasları
Kırklareli, Traklar’dan Roma’ya, Bizans’tan Osmanlı’ya uzanan zengin tarihiyle de dikkat çeker. Şehrin her köşesinde geçmişin izlerini sürebilirsiniz.
Demirköy Fatih Dökümhanesi
Tarihin seyrini değiştiren olaylardan biri olan İstanbul’un fethi için kullanılan topların bir kısmının döküldüğü yer olarak bilinen Demirköy Fatih Dökümhanesi, önemli bir endüstriyel miras alanıdır. Fatih Sultan Mehmet tarafından kurdurulan bu tesis, o dönemin en ileri teknolojisine sahip bir üretim merkeziydi. Bugün kalıntıları ve müzesiyle ziyaretçilerini ağırlayan dökümhane, tarih meraklıları için mutlaka görülmesi gereken bir duraktır.
Hızırbey Külliyesi (Büyük Cami ve Arasta)
Kırklareli şehir merkezinde yer alan Hızırbey Külliyesi, 14. yüzyılda Köse Mihalzade Hızır Bey tarafından yaptırılmıştır. Külliyenin en dikkat çekici yapıları, Hızırbey Camii (Büyük Cami) ve hemen yanındaki Arasta’dır. Mimar Sinan’ın kalfalarından birinin eseri olduğu düşünülen Arasta, kendine has mimarisi ve içerisindeki dükkanlarla hala canlılığını koruyan tarihi bir çarşıdır.
Keşfedilmeyi Bekleyen Şirin Beldeler
Kırklareli’nin sadece merkezi değil, sahil kasabaları ve tarihi beldeleri de ziyaretçilerine farklı deneyimler sunar.
Kıyıköy (Midye)
Karadeniz kıyısında, Pabuçdere ve Kazandere’nin denize döküldüğü bir tepe üzerine kurulmuş olan Kıyıköy, masalsı bir balıkçı kasabasıdır. Tarihi surları, kayalara oyulmuş Aya Nikola Manastırı ve eşsiz manzarasıyla büyüleyen Kıyıköy, hem denize girmek hem de taze balık yemek için harika bir adrestir. Özellikle Selvez Koyu, sakinliği ve doğal güzelliğiyle öne çıkar.
Vize
Trakya’nın ilk ve tek “Cittaslow” (Sakin Şehir) unvanına sahip olan Vize, tarihi dokusunu korumuş, huzurlu bir yerleşim yeridir. Bizans döneminden kalma Vize Kalesi ve “Küçük Ayasofya” olarak da bilinen Gazi Süleyman Paşa Camii, ilçenin en önemli tarihi yapılarıdır. Vize’nin sakin sokaklarında gezinmek ve yerel yaşamı gözlemlemek, başlı başına bir keyiftir.
Bonus: Kırklareli’de Ne Yenir?
Kırklareli gezinizi yöresel lezzetlerle taçlandırmadan dönmeyin. İşte mutlaka tatmanız gerekenler:
- Kırklareli Köftesi: Az baharatlı, etin lezzetini öne çıkaran meşhur köfte.
- Hardaliye: Olgunlaşmış papaya üzümünden yapılan, alkolsüz, kendine has bir içecek.
- Peynir Helvası: Tuzsuz taze peynirden yapılan, sıcak servis edilen eşsiz bir tatlı.
- Meşe Balı: Istranca Dağları’nın zengin florasından elde edilen, koyu renkli ve şifalı bir bal.
Sonuç olarak Kırklareli; doğanın cömert davrandığı ormanları, gizemli mağaraları, binlerce yıllık tarihi ve sakin yaşamıyla ziyaretçilerine dolu dolu bir tatil vadediyor. Şehrin keşfedilmeyi bekleyen güzellikleri, sizi gündelik hayatın stresinden uzaklaştırıp yenilenmeniz için harika bir fırsat sunuyor.